Kentsel Dönüşüm Yasası TBMM’de kabul edildi, Resmi Gazete’de yayımlandı. Deprem gerekçesiyle yürürlüğe giren ‘Kentsel Dönüşüm Yasası’yle vatandaşın evine ‘rezerv alan’ kararıyla el koyulmasının önü açıldığı ileri sürülürken yasa ‘mülksüzleştirme’ yasası olarak eleştiriliyor. Vatandaşın aklında ise “Tapularımız tehlikede mi?” sorusu var.
Halk TV’de Sorel Dağıstanlı’nın sunduğu Gündem Özel programında Kentsel dönüşüm avukatı Çiğdem Kezer ve KİPTAŞ Genel Başkanı Ali Kurt, merak edilen soruları yanıtladı.
KİPTAŞ Genel Başkanı Ali Kurt, “Geçmişte yapılan yanlış uygulamalar nedeniyle vatandaşlarımız biraz önyargılı davranıyor kanuna. Uygulamalarını görmeden şimdiden bir şey söylemek doğru değil.
Bu kanunla yapılamayacak çok az iş var. Kanunda çok basit tarif var. Riskli yapı ilan ettiğiniz alanı 6 ay içinde tahliye etmelisiniz. İstanbul’da birçok bölge riskli alan. kanun uygulanmıyor çünkü irade sorunu var.
Uygulama açısından pratik maddelerin olduğunu düşünüyorum” diye konuştu.
“ESKİ YERLEŞİM ALANLARININ REZERV ALANI OLMASININ ÖNÜ AÇILDI”
Kentsel dönüşüm avukatı Çiğdem Kezer ise şu ifadeleri kullandı:
“6 şubat depreminden sonra çalışmalar hız kazandı. Yasa çalışmalarıyla birlikte değişiklikler Meclis’e sunuldu ve yasalaştı. Burada rezerv alanlarıyla ilgili çok sayıda soru ve iddia ortaya atıldı.
Rezerv alanında kanunda tanımda değişti. Yeni yerleşim alanı ibaresi çıkarıldı sadece. Eski yerleşim alanlarının rezerv alanı olmasının önü açıldı.
Örneğin bazı sorular geliyor Kadıköy’de ikamet eden kişi dönüşüme karşı çıktığında benim mülkiyetimi alarak başka yere taşıyabilirler mi? diye.
Böyle bir şeyin olacağını düşünmüyorum. Çünkü mülkiyet hakkı yasalarla korunuyor. Özellikle yeni alan ibaresi çıkarılarak eski alanın tanımın içine konulmasından kaynaklı şüphe duydu. Bazı alanlar kentsel dönüşüm kapsamı ya da afet riski içindeyse buraya yapılaşmaya kapatabilir. Belirlenen bölgelerde rezerv alanı oluşturulabilir. Şu an uygulamayı bilmiyoruz.”
KENTSEL DÖNÜŞÜM YASASI NEDİR?
‘Kentsel Dönüşüm Kanunu’ olarak bilinen Kanun, afet riski altındaki alanlar ile bu alanlar dışındaki riskli yapıların bulunduğu arsa ve arazilerde sağlıklı ve güvenli yaşama çevreleri oluşturmak için iyileştirme, tasfiye ve yenilemelere dair usul ve esasları düzenlemektedir.
KENTSEL DÖNÜŞÜM YASASI İÇERİĞİNDE NELER VAR?
‘Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun Teklifi’nde öne çıkanlar yenilikler ise şöyle:
- Mevcut yasaya göre bir yapının kentsel dönüşüme sokulabilmesi için hisseleri oranında maliklerin en az üçte ikisinin çoğunluğunun rızası gerekiyor. Teklife göre ise maliklerin tamamının muvafakatiyle yürütülmesi gereken tüm iş ve işlemler, hisseleri oranında maliklerin salt çoğunluğu ile aldığı karara göre yapılacak.
- Afet riski gözetilerek yapılacak kentsel dönüşüm işini yapmak üzere Kentsel Dönüşüm Başkanlığı kuruldu. Başkanlık, riskli yapıların tespitini resen yapabileceği gibi süre vererek maliklerden veya kanuni temsilcilerinden de isteyebilecek.
- Riskli yapıların yıktırılması için, bu yapıların maliklerine 90 günden fazla olmamak üzere süre verilecek. Bu süre içinde yapı, malik tarafından yıktırılmadığı takdirde, yapının idari makamlarca yıktırılacağı bildirilecek. Başkanlık, tespit, tahliye ve yıktırma iş ve işlemlerini de yapabilecek.
- Teklifte yoksul veya dar gelirli vatandaşlara verilecek bağımsız bölümler için, borçlanması gereken hak sahibinin yeterli mali gücünün bulunmaması halinde mağduriyeti giderici düzenlemeye gidiliyor. Buna göre, hak sahibinin üzerine kayıtlı, ikâmet edebileceği konut nitelikli başka bir gayrimenkulü yoksa bu bağımsız bölümler üzerinde hak sahibine tanınabilecek. Hak sahibi evli ise işlem yapıldığı tarihteki eşine oturma hakkı tanınacak.
- Kanun kapsamındaki yapıların yıktırılmasından sonra arsa haline gelen taşınmazda ortaklığın giderilmesi için dava açılabilecek. Ancak bu davalar, paydaşların salt çoğunluk ile karar almasına ve bu karara göre işlem yapılmasına engel oluşturamayacak.
- Hak sahipliği çalışmaları hak sahibinin mevcut taşınmazının değeri ile yeni yapıda hak sahibine verilecek konut veya işyerinin değeri gözetilerek yapılabileceği gibi kat karşılığı, hasılat paylaşımı usulleri ile de yapılabilecek. Borçlanma bedelinin tamamı ödenmeden bağımsız birim, tapuda hak sahibine devredilmeyecek.
- 6 Şubat 2023’te meydana gelen depremler nedeniyle genel hayata etkili afet bölgesi kabul edilen yerlerde 1 Ocak 2028 tarihine kadar, bu depremler ve akabinde meydana gelen depremlerle bağlantılı iş, dava, soruşturma ve kovuşturmalarda asgari şartları taşıyan ancak ilgili bilirkişilik bölge listelerinde yer almayan bilirkişiler de görevlendirilebilecek.